Bir yaprak düştü ömürden,
Bir kahır döküldü hüzünden,
Bir yığın buhur tüttürdüm maziye çakılmış,
Yarınların azgın doyumsuzluğuna çatılmış,
Bir bitkinlik, bin bir arsızlık yüzünden.
* * * * *
Bir şehrayin hazırlığıdır bir telaş, pürtelaş,
Bin şehir yavanlaşıyor, bir bir yavaş yavaş.
Bin şehla bakışlı daha harcanacak o gün yine satılmış,
Bu günlerin azgın doyumsuzluğuna çatılmış.
Ertesi günün pişmanlığı okunan gözlerinde yaş.
* * * * *
Her gün daha da yaklaşmakta insanlık birbirine,
Yaklaştıkça uzaklaşmakta özler, yüzlerin yerine.
Yalnızlık sızlanmaları eritmez olmuş özleri,
Kalabalıklar arasına sıkışmış zincirin acıtmayan izleri.
Bu günün izleri yerleşmiş, aynılığın aynadaki gölgelerine.
* * * * *
Son yaprağı kopardım takvimden,
Ve on yıl ileriye sardım zihnimden,
Bir günlük güneş (ç)aldım tam zevalden,
Bir günü de ödün(ç)aldım ezelden,
Ve bir yığın huzur büyüttüm hayalden,
Tam Küçük kıyametimin koptuğu yerden.
ahmed emin fidan
12/12/2012 / ünye |